Ekim ayı başında Beylerbeyi İskelesi’nin sokağında açılan İnciraltı Meyhanesi; dekoru, mezeleri ve sunumuyla eski İstanbul meyhaneleri geleneğini yaşatmaya çalışıyor…

​

Beylerbeyi İskelesi’ne inen sokakta, erik, fındık, defne incir ağaçları arasında modernleşmeye direnerek ayakta kalmış iki katlı eski bir Rum evi şimdi konuklarını meyhane olarak ağırlıyor.

​

Adını bahçesindeki 60 yıllık incir ağacından alan İnciraltı Meyhanesi iki ay önce açılmış. (…) İnciraltı Meyhanesi’nde topik, dalak dolması, beyin tava, pırasa köftesi, papaz yahni, hünkâr beğendi, lakerda, şeftali kebabı, humus, Çerkez tavuğu, arnavutciğeri, imambayıldı, midyeli lahana dolması ve 1765 tarihli bilinen ilk el yazması yemek tariflerinden hazırlanmış levrekle yapılan balık turşusu gibi mezeleri tadarken adeta bu coğrafyada kültürler arası yolculuk yapıyorsunuz.Fava, haydari, fasulye pilaki, tarama, paçanga böreği, lakerda da İnciraltı’nın meyhane geleneğini yansıtan klasik çeşitleri. Meyhane kültürünü yaşatmaya çalışan mekânda rakılar dantel kılıflı zarflarda servis yapılıyor. Kalan Müzik arşivinde bulunan Türk Sanat Müziği ağırlıklı parçalar çalınıyor. Ama İnciraltı’nı sadece meyhane olarak adlandırmak da haksızlık olur. Etli enginar kalbi, kâğıtta levrek, tarçınlı köfte, sultan sarma, ciğer bohçası, etli pazı dolma, şeftali kebabı gibi özel emek gerektiren yemekler de var. Zaten özellikle öğlen yemeklerinde Osmanlı mutfağının örnekler sunan bir lokanta olarak da hizmet veriyorlar. (…)

​

Abartısız İnciraltı Meyhanesi’ndeki topik, zeytinyağlı portakallı kereviz, pastırmalı humus, muhammara, cevizli kırma yeşil zeytin bugüne kadar -kendi pişirdiklerimi dahil etsem de- yediklerimin en iyisiydi. İnciraltı Meyhanesi’nde her marka ve cins rakı bulunuyor. Şaraplarda çok fazla seçenek yok. Yerlilerden Doluca ve Turasan’ın kırmızı ve beyaz şarapları, ithal olarak da birkaç cins Güney Afrika ve Şili şarabı var. Tatlı ve kahvenin yanına ise hem yemek hem de içki fiyatları son derece makul. Ortalama 40-60 YTL arası bir ücret ödeniyor.